top of page
Ara

DÜŞÜNCEYİ AŞMAK

  • Yazarın fotoğrafı: asenatanis
    asenatanis
  • 21 Eki 2018
  • 3 dakikada okunur

Şu an saat akşam altı civarı... Çoğunluğun aksine benim için günün sorumluluklarına biraz da olsa ara verebildiğim zamanlar. Kızım Mercan, okul ve sonrasında oyunla geçen bütün bir günün sonunda bir saat çok beklediği TV seansına başlarken bense, bütün gün öyle ya da böyle koşturup durmanın kısa ödülünü yaşıyorum. Mutluyuz ikimiz de önemli olan bu.

Normalde bu saatlerde meditasyona çekilirim. Kızım da, çok şükür ki, artık bu duruma adapte oldu ve saygı gösteriyor. Bizim günlük bir rutinimiz bu. Beni kendime getiren, ayarlarımı düzenleyen, zihnimi sakinleştiren... Her seansın sonunda sanki zihnim, bedenim ve duygularım aynı meridyene hizalanıyor gibi...


Ben, belki de herkes gibi kafasının içinde iç seslerin, düşüncelerin vızır vızır dönüp durduğu biriyim. -Belki de diyorum çünkü bir başkasının zihninde neler olup bittiğini aslında hiçbir zaman bilemeyiz.-Aslında vizyonum, hedeflerim, değerlerim ve temel motivasyon kaynaklarım bellidir. Bir çoklarına göre şanslı olduğumu düşünürüm çünkü Koçluk ve koçluk yaklaşımının da yardımıyla yaşadığım hayat ile içsel duygu ve düşüncelerim uyumludur. Bununla birlikte, bütünüyle kontrol edemediğimiz bir hayat yaşarız. Saatte 1670 km hızla dönen bir Dünya'da yaşıyor olmak ve bir o kadar hızla akan günün ritmi içinde sayısız insanla ve isteklerle karşılaşmak kolay değildir. Her ne kadar mümkün olduğunca sadeleştirmeye ve sakinleştirmeye çalışsak bile günlük "hayat gailesi" herkesi bir şekilde içine alıyor. Zihin sayısız düşüncelerle doluyor ve hissettirdiği olumlu/olumsuz sayısız duyguyla o günün nasıl geçtiğini tanımlıyoruz.


Kırk tilki, kırkının da kuyruğu birbirine değmez derler çok düşünen, ince planlayan insanlar için. Aslında hepimizin zihninde kırk değil, yüzlerce düşünce tilkiler misali dolanıp duruyorlar. Bir bayrak yarışındaymışcasına zincirleme rol alıyorlar zihnin tiyatro sahnesinde. Sesi çok çıkan diğerlerinden rol kapıyor. O noktada da dikkat etmek gerekiyor;

  • Hangi düşüncemin sesi çok çıkıyor? 

  • Hangi değerli düşüncelerim, fikirlerim silik bir ses olup dikkatimi yeterince çekemeden kaybolup gidiyor? 

  • Yüzlerce düşünce içinden hangilerini seçip çıkarıyorum, odak masamın orta yerine koyuyorum?


Nöronlar ve aralarındaki sinapslar yolu ile çağrışımÇağrışım, zihnin doğal bir çalışma yöntemi. Tony Buzan, Zihin Haritaları kitabında çok güzel bir alıntı yapar: "Beyin, kozmik dansa giren bir galaksi gibidir." (Sir Charles Sherrington) Buzan, beynin sonsuz sayıda bilgiden yayılan düşünce yollarının oluşturduğu süper bir biyo-bilgisayar olduğundan bahseder. Peki bu dur durak bilmeden çalışan makineyi sizin de hiç kapatmak, zaman zaman sessize almak istediğiniz olur mu? Ben sıklıkla isterim. "Bir dakika bir huzur verir misin?" derim...


Uzun zamandır var olan bu isteğime Transandantal Meditasyon çare oldu. Bundan sonra TM diyeceğim Transandantal Meditasyon günde 2 kez 20'şer dakika uyguladığınız bir meditasyon tekniği. Söylemesi zor gelen, zaman zaman şaka konusu olan "Transandantal" kelimesi "düşünceyi aşmak" anlamına geliyor. Bu teknikle, düşünceyi aşmayı, daha derin bilinç aşamalarına inmeyi yani bana göre zihni sessiz moda almayı başarabiliyoruz. Kolayca, çabasızca...

Bu dini bir şey değil, bir ibadet hiç değil... Yemek yemek, su içmek nasıl bedensel bir ihtiyaçsa, meditasyon da bir zihinsel ihtiyaç bana göre. TM uygulamasının zihne, bir radyo alıcısından dayanılmaz cızırtılar duyulurken alıcıyı net bir frekansa getirmek gibi bir etki yaptığını düşünmek hoşuma gidiyor.

Zihindeki cızırtılar, gürültüler yok oluyor, kişi sakinleşiyor ve net bir zihinsel frekansa geçiş yapabiliyor. Sonuç daha berrak bir zihin, daha az stres, daha fazla anı yaşayabilme farkındalığı...


Bu deneyimi daha önce yaşadığım bazı duygulara benzetiyorum. Herkesin deneyimi kendine özel olsa da tarif etmek için paylaşabilirim. Anlatması zor olsada benim deneyimim sanki denizde kollarımı açıp kulaklarım suyun içinde sessizce yatmaya ve kendimi dalgalara koyvermeye, uykuya tam dalma esnasında sanki ruhun bedenden ayrılıyor gibi tarif edilen o boşluk ve hafifliği belli belirsiz hissetmeye ya da yumuşacık yastıkların üzerine kendini yukardan koyverme anında yaşayabileceğin güven içinde bir yürek hoplaması haline benziyor. Belki bazen sadece biri belki bazen hepsi birden.

TM yaparken ne yaşadığınız önemli ama aslında çok da önemli değil. Gerçekten önemli olan, sonrasında kendinizi iyi hissetmeniz ve toplamda hayatınıza yaptığı katkı. Günümüzde kim stresini azaltmak, daha fazla andan keyif almak veya daha fazla merkezlenmek, daha berrak bir zihin ve farkındalıkla yaşamak istemez ki?

***

İlgilenenlerin özellikle ünlü yönetmen David Lynch'in kurduğu bir organizasyon olan David Lynch Foundation web sitesini ziyaret etmesini öneririm.

Dünyada kimlerin TM yaptığını görmek etkileyici. TM bir grup Guru'ya ya da münzevi hayat süren kişilere has bir şey değil. Artık Wall Street'ten Hollywood'a, sıradan bir California'lıdan gelişmekte olan kimi devletlerin yönetim kademelerine veya okullara kadar yayılmış bir teknik... Tavsiye ederim.

***

Transandantal meditasyonla ilgili daha fazla bilgi için:

https://www.tm.org

http://tr.tm.org

https://www.davidlynchfoundation.org

Ellen Degeneres konuşması için: watch

Cameron Diaz ropörtajı için: watch






 
 
 

Comments


BİZE ULAŞIN

VİA DANIŞMANLIK

Uluç Mah. 1164 Sk. Şefik Aker Sitesi

A Blok, D:1 Konyaaltı/ Antalya

​​

Tel: 533 411 8623

asenatanis@gmail.com

  • Black Facebook Icon
  • Black Instagram Icon

Ad *

E-posta *

Konu

Mesaj

Ayrıntılarınız gönderildi

bottom of page